„kal“ kal <-lı> Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) Läuterung Läuterungdişil | weiblich f von Metallen kal kal
„kal“ kal [aː] <-li> Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) Gesagte Gesagte(s) kal kal esempi kale al(ın)maya değmez nicht erwähnenswert kale al(ın)maya değmez kale almamak (-i) mecazi | übertragen, bildlichfig hinweggehen (über-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) kale almamak (-i) mecazi | übertragen, bildlichfig
„kalıntı“ kalıntı Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) Rest, Überbleibsel, Rudiment, rudimentär Resteril | männlich m kalıntı kalıntı Überbleibselcinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n kalıntı kalıntı Rudimentcinssiz sözcük | Neutrum, sächlich n kalıntı biyoloji | BiologieBIOL kalıntı biyoloji | BiologieBIOL rudimentär kalıntı kalıntı
„hoşça“ hoşça Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) recht angenehm, recht erfreulich recht angenehm, recht erfreulich hoşça hoşça esempi hoşça kal , hoşça kalın auf Wiedersehen! hoşça kal , hoşça kalın hoşça kal konuşma dili | umgangssprachlichumg tschüs! hoşça kal konuşma dili | umgangssprachlichumg hoşça kal auf Wiederhören! Radio hoşça kal
„kalım“ kalım Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) auf Leben und Tod esempi ölüm kalım auf Leben und Tod ölüm kalım
„kalınca“ kalınca Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) dicklich, ziemlich stark dicklich, ziemlich stark kalınca kalınca
„kala“ kala Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) vor Altri esempi... vor-e hali | Dativ dat Ort, Zeit kala kala esempi (saat) altıya beş (dakika) kala um fünf (Minuten) vor sechs (Uhr) (saat) altıya beş (dakika) kala yediye çeyrek kala geldi er kam um Viertel vor sieben an yediye çeyrek kala geldi köye iki kilometre kala benzin bitmiş zwei Kilometer vor dem Dorf war das Benzin alle köye iki kilometre kala benzin bitmiş esempi evden kala kala temel kalmış vom Haus ist nur das Fundament übrig geblieben evden kala kala temel kalmış
„kalın“ kalın Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) dick, dickflüssig, dicht stark velar, hinter-, tief dick kalın kalın dickflüssig kalın kalın dicht Nebel, Rauch kalın kalın esempi kalın kafalı schwer von Begriff kalın kafalı stark Knochen kalın kalın velar, hinter- Laut kalın dil bilgisi | GrammatikGRAM kalın dil bilgisi | GrammatikGRAM tief Stimme kalın kalın
„kalmak“ kalmak <-ır> Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) bleiben, liegen bleiben, bestehen, sich legen werden, geworden sein bei jemandem wohnen, wohnen, bleiben, leben, stecken jemandem zufallen, verschoben werden, verbleiben übrig bleiben, übergehen, Abstand nehmen, ohne … sein auskommen müssen mit, fertig werden, meistern können verlieren bei jemandem liegen bleiben kalmak kalmak liegen bleiben Angelegenheit, Arbeit, Auto kalmak kalmak bestehen Beziehungen kalmak kalmak sich legen Wind kalmak kalmak esempi -mekle kalmamak sich nicht darauf beschränken zu … -mekle kalmamak kaldı ki dazu kommt noch, dass … außerdem kaldı ki az kaldı, az kalsın fast, beinahe az kaldı, az kalsın hurdadan kalır yeri yok fast schon Schrott hurdadan kalır yeri yok yorulduğumuzla kaldık wir hatten nur die Mühe davon yorulduğumuzla kaldık kalın sağlıkla (veya | oderod sağlıcakla)! yerel, halk ağzında | Dialektdial auf Wiedersehen! kalın sağlıkla (veya | oderod sağlıcakla)! yerel, halk ağzında | Dialektdial nascondi gli esempimostra più esempi werden, geworden sein kalmak kalmak esempi …-siz kalmak kein(e) ... mehr haben …-siz kalmak aç kalmak hungern nichts zu essen bekommen aç kalmak gebe (veya | oderod hamile) kalmak schwanger werden gebe (veya | oderod hamile) kalmak gebe kalmak mecazi | übertragen, bildlichfig verpflichtet sein gebe kalmak mecazi | übertragen, bildlichfig nascondi gli esempimostra più esempi bei jemandem wohnen vorübergehend kalmak <-de> kalmak <-de> wohnen im Hotel kalmak <-de> kalmak <-de> bleiben kalmak konuşma dili | umgangssprachlichumg <-de> stecken irgendwo kalmak konuşma dili | umgangssprachlichumg <-de> kalmak konuşma dili | umgangssprachlichumg <-de> leben in einem Land kalmak <-de> kalmak <-de> esempi (sınıfta) kalmak <-de> sitzen bleiben Schüler (sınıfta) kalmak <-de> evde kalmak mecazi | übertragen, bildlichfig aşağılayıcı, küçümseyici | pejorativ, abwertendpej <-de> keinen Mann mehr abbekommen evde kalmak mecazi | übertragen, bildlichfig aşağılayıcı, küçümseyici | pejorativ, abwertendpej <-de> havada kalmak <-de> abstrakt bleiben Erklärung havada kalmak <-de> havada kalmak <-de> uneingelöst bleiben Versprechen havada kalmak <-de> … içinde kalmak <-de> gehüllt sein (in-e hali | Dativ dat) z. B. Rauch … içinde kalmak <-de> nerede kaldı … <-de> geschweige denn ... nerede kaldı … <-de> daha evden çıkamadım, nerede kaldı trene yetişmek <-de> ich bin noch nicht mal aus dem Haus, ganz zu schweigen davon, den Zug zu kriegen daha evden çıkamadım, nerede kaldı trene yetişmek <-de> nerede kaldın? <-de> wo bleibst du? nerede kaldın? <-de> nascondi gli esempimostra più esempi jemandem zufallen kalmak <-e> bei jemandem liegen kalmak <-e> kalmak <-e> verschoben werden (auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) Abfahrt, Besuchve saire | und so weiter etc kalmak <-e> kalmak <-e> verbleiben (bis-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) Zeit, Stunden kalmak <-e> kalmak <-e> auskommen müssen mit kalmak <-e> kalmak <-e> fertig werden (mit-e hali | Dativ dat) kalmak <-e> meistern (können)-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk kalmak <-e> kalmak <-e> esempi (gece yatısına) kalmak <-e> über Nacht bleiben (gece yatısına) kalmak <-e> (geriye) kala kala üç kişi kaldık <-e> wir sind jetzt nur noch drei (geriye) kala kala üç kişi kaldık <-e> yemeğe kalmak <-e> zum Essen bleiben yemeğe kalmak <-e> bir saate kalmadan <-e> in weniger als einer Stunde bir saate kalmadan <-e> bana kalırsa (veya | oderod kalsa) <-e> meines Erachtens wenn es mir möglich wäre, wenn ich könnte bana kalırsa (veya | oderod kalsa) <-e> bütün iş bana (veya | oderod benim üzerime) kaldı <-e> jetzt muss ich die ganze Arbeit erledigen bütün iş bana (veya | oderod benim üzerime) kaldı <-e> dünyayı düzeltmek sana mı kaldı? <-e> musst ausgerechnet du die Welt retten? dünyayı düzeltmek sana mı kaldı? <-e> nascondi gli esempimostra più esempi übrig bleiben kalmak <-den> kalmak <-den> übergehen (-e auf-i hali, belirtme durumu | Akkusativ akk) Erbschaft, Haus kalmak <-den> kalmak <-den> Abstand nehmen (von-e hali | Dativ dat) kalmak <-den> kalmak <-den> ohne … sein kalmak <-den> kalmak <-den> verlieren seine Stellung kalmak <-den> kalmak <-den> kalmak → vedere „bakakalmak“ kalmak → vedere „bakakalmak“ kalmak → vedere „do'nakalmak“ kalmak → vedere „do'nakalmak“ esempi -e- (-a)kalmak zum Ausdruck der Plötzlichkeit, Überraschung -e- (-a)kalmak
„sağlıcakla“ sağlıcakla yerel, halk ağzında | Dialektdial Panoramica di tutte le traduzion (Fai clic sulla/Tocca traduzione per maggiori dettagli) leben Sie wohl! esempi sağlıcakla kalın! leben Sie wohl! sağlıcakla kalın!